Güncel

“Adliye saraylarındaki erkek krallığını yıkacağız”

İstanbul: 8 Mart’ın yaklaşmasıyla birlikte kadınların eylemleri devam ederken İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde de kadın sloganları yükseldi. Kadın cinayetleri ve şiddet davalarında adliye koridorlarını adalet için arşınlayan kadın avukatlar, 8 Mart dolayısıyla taleplerini yeniden haykırdı.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü vesilesiyle sokağa çıkan kadınlar, adliyelerde de devletin kadın politikalarını ve kadın düşmanlığını protesto etti. İstanbul Çağlayan Adliyesi içinde bir araya gelen İstanbul Kadın Avukat Dayanışması, saat 12.00-13.00 arası oturma eylemi yaptı. Adliye binasının C girişinin içinde merdivenlerde oturma eylemi yapan kadın avukatlar sık sık “Özgecan’ın katili erkek devlet şiddeti”, “Jin jîyan azadî”, “AKP elini bedenimden çek”, “Aile değil kadınız kadınız isyandayız” sloganlarını attı. Kadınlar, “Kobanê jine, jin jîyane”, “Qirkirina jine, qirkirina civakê ye” yazılı dövizler taşıyan kadınlar şarkılar, zılgıtlar ve alkışlarla eylemlerini sürdürdüler. Eylem esnasında özel güvenlik görevlileri ve şefi basın çalışanlarının görüntü almasını engellemek istemesi dikkat çekerken, çekim yapan polise ayrıcalık tanınıyor olması da muhabirlerin tepkisini çekti.

“Devlet kadınları korumuyor, suçluları kayırıyor”

Yapılan oturma eyleminin ardından kadınlar sloganlarla adliye binasının çıkışına yürüdü. C kapısı girişinde basın açıklamasını okuyan avukatlara Cumartesi Anneleri’nden de setsek geldi. Burada kadınlar adına açıklamayı Av. Selmin Cansu Demir okurken, açıklamada devletin erkek katillere cezasızlık politikası izlenmesi protesto edildi.

Kitle adına açıklamayı okuya Demir, devletin suçun mağduru olan kadınların beyanını esas almak yerine neredeyse yok sayıldığını söyledi. Demir, faillere alt sınırdan cezalar verildiğin söyleyerek 6284 sayılı yasada belirtilen tedbirlerin kadınlar için değil, adeta erkekler için kullanıldığını belirtti.

Şiddet mağduru kadınların korunması için yaşam alanlarının yetersiz oluşuna da dikkat çeken Demir, kadının “iffet”inin sorgulandığına da değindi. LBTİ bireylerin maruz kaldığı şiddete de vurgu yapan Demir, “Kadınlar ırk, renk, dil, din, siyasi görüş, etnik köken, yaş, cinsel kimlik, cinsel yönelim, engellilik ve göçmenlik gibi nedenlerle ayrımcılığa uğruyor. Translara karşı işlenen nefret suçları, kağıtsız göçmen kadınların uğradıkları mağduriyetler engellenemiyor” dedi.

“Taleplerimiz yerine getirilinceye kadar…”

Kendilerinin de tacize uğradıklarını dile getiren Demir, sonuna kadar mücadele edeceklerini de belirterek kadın avukatların taleplerini şöyle sıraladı: AKP’nin kadınlara nefreti körükleyen politikalarından vazgeçmesi; İstanbul Sözleşmesi’nin esas alınması; kadın örgütlerinin görüş ve deneyimlerinin esas alınması; kadınlara şiddet uygulayanlara etkin cezalar verilmesi; kadının can güvenliği için uyguladığı şiddetin meşru müdafaa kapsamına alınması ve cezalandırılmaması; şiddet tehlikesi altında olan kadınlara her türlü desteğin verilmesi.

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu